Evet biraz soluklandıktan sonra dün tumblrda gelen bir soru üzerine bulduğum bu içerikle geri döndüm.Malum morallerimiz bozuk ülke gündemi nedeniyle.Yine de içimize kapanıp susmayalım;konuşalım,yazalım,paylaşalım.
Kendimden yola çıkarak yazıyorum bu yazıyı.Ne bir araştırma ne başka bir şey.Sadece benliğimde düşündüğüm zaman kısmen de olsa işe yarayan düşünce sistemlerini paylaşmak istedim.Zor bir şey özgüvensiz olmak,anlayabiliyorum gerçekten.
O zaman zihninizin derinliklerine inmeye hazır olun bol bol DÜŞÜNECEĞİZ.
1.Eksik olana mı yoksa fazlasını mı istiyorum?
Evet düşüneceğimiz ilk şey bu.Özgüven sahibi olmamak demek bir şeylerin eksik olmasını hissetmek demek.Şimdi düşünün aslında gerçekten eksik olan için mi üzülüyorsunuz yoksa fazlasını mı istiyorsunuz?Mesela benimki biraz fazlasını istemek gibi duruyor.Kendimi fazla beğenmiyorum mesela ve bu benim özgüvenimi kırıyor.Elim,kolum,bacağım,gözüm yerinde mi?Şükürler olsun ki evet.O zaman derdim ne?FAZLASI.Düşünelim tekrar.Dünyada 7 milyar insan var ve çevremizde sadece maksimum gördüğümüz 100 kişi var.Kime göre neye göre kıyaslıyoruz kendimizi koca evrendeki 100 insan için mi :x bir tık salaklık...
2.Özgüvenimi ne/kim kırıyor?
Evet adım 2 nedene karar vermek.Dünyada her şeyin bir nedeni vardır bu yüzden ''öylesine,nedensiz'' tarzı laflardan nefret ederim.Benim özgüvenimi kıran şey yine kendim oluyorum,çoğumuzun eminim öyle.Mesela oluyodur size de:Kendinizi çirkin bulduğunuzu söylersiniz ve arkadaşlarınız HAYIR ÇOK GÜZELSİN der.Umrunuzda olur mu?Tam umursayacak gibi olursunuz ama bir şey durdurur.YOK YA ÇİRKİNSİN der.Kimin sesi o?Senin,kendinin.
Negatif iç sesinizi sessize alın.
3.Neyi en iyi yapıyorum ve onun için yeterince çalışıyor muyum?
Bazen de kendimizi başarısız hissedip özgüvenimizi üzüyoruz.Fakat odaklandığımız şey başarısızlık anında sadece bir tık kötü olan şey oluyor.Mesela genelde her okulda bulunan sınavları 100 olan çocuk neden 98 alınca üzülür?Çünkü odaklandığı şey özgüvenini kıran eksi 2 puandır.Kendinize uyarlayın bunu şimdi.Ben yapiyim bakalım bi mesela.Yazmayı seviyorum ve yazarak popüler olan biri olmak istiyorum.Gerçekten oturup kitap yazmayı denedim mi?Ciddi anlamda olmadı.Blog yazıyorum popülerleşse mutlu olurum,bunun için çalışıyor muyum?Kısmen.İkisini de yüzde yüz yapmadıkça nasıl başarısız olduğumu söyleyebilirim kendime?
Dil öğrenmeye bayılıyor muyum?Evet.Elimden geleni yapıyor muyum?Evet.Başarılı oldum mu dil alanında hiç?Evet.Bakın gördünüz mü yüzde yüz istek ve başarıyla bütün cevaplarım evet oldu :) Özgüven kazanılmış oldu xoxo
4.Peki ya kötü yönlerim?Onları engellemeyi biliyor muyum?
Özgüvenimizi çoğunlukla kendimiz kırıyoruz.Kötü bir yönümüzü nefretle başka insanlara anlatabiliyoruz.Peki ya onu yok etmek,sindirmek için bir şeyler gerçekten yapıyor muyuz?Hayır.Özgüvenin bana göre bir diğer anlamı öztatminlik.Özgüven sahibi insanlara bakarsanız kolay kolay kötü yönlerini göstermezler hep mükemmel görürsünüz.İşte onlar bizim aksimize kötü yönleri de olağan bir şey gibi görür.Ortaya çıkınca isyan etmez,kendi içinde sindirir,engeller.
Yapmamız gereken kötü yönlerimizle barış içinde olmak.Dünyada yeterince iyi-kötü savaşı varken içimizde de aynı savaşı yaşatıp özgüvenimizi kırmamız anlamsız.
5.Kendime karşı dürüst müyüm?
Buraya kadar okuduysanız demek ki yukarıdakiler hakkında düşündünüz.Ne kadar dürüst oldunuz kendinize hadi bir de bunu açıklayın kendinize?Kabullenin cevaplarınızın hepsini.Çevremizde o kadar insan varken dürüst olmaya özen gösterdiğimiz,kibar olduğumuz içimizdeki insana karşı böyle olmamak neden?En çok ona dürüst olun,sonra diğerleri.
Bu kadar galiba.Ben özgüvensiz hissettiğimde genelde oturup beynimde bunları geçiriyorum.Doktor reçeteli bir yazı olmadı.Gayet insani ve düşünsel :)
Kendinize karşı kibar ve iyi yürekli kalın;hoşçakalın xoxox